31 Ekim 2012 Çarşamba

Peki ya ben?


Ay ay Rüzgar'ı yazıyorum ama kendimden, hissettiklerimden detaylı bahsetmedim hiç. Peki ya neredeyse 6 aylık anne Sebla? Ben hiçbir zaman çocuklarla çok içli dışlı biri olmadım. Etrafımda büyümesini yakından izlediğim, yardımcı olduğum bir çocuk da olmadı. Bu yüzden gerçekten çok tecrübesizdim. Hastanede ilk geceyi Rüzgar küvezde olduğu için kuzum ve ben yanlız geçirdik. Bu arada ben hastanede kuzumla kalmayı tercih ettim çünkü eninde sonunda üçümüz başbaşa kalacaktık. 2. gecemizde Rüzgar da bizimleydi. Bebek hemşireleri olmasına rağmen kolay değildi hakikaten. Rüzgar bas bas bağırırken altını değiştirmeye çalışmak, gazını çıkarmak vs beni iyice panik yaptı. Altını değiştirirken elim ayağım birbirine dolaşmıştı. Kuzum olmasa o geceyi rahat atlatamazdım. Tamamen şahsi deneyimlerime göre konuşursam; hamilelik işin romantik kısmı. Kucağınızda bebekle başbaşa kaldığınızda yanınızda birileri de olsa zorlukları yaşamaya başlıyorsunuz. Rüzgar ilk haftalarda emip, uyuyordu. Ne gaz vardı ne kolik. Hiç unutmuyorum; "Bebek bakmak hiç de zor değil! diye geçirmiştim aklımdan. O zamanlar sadece geceleri zordu. Annemle sabah olsun da uyuyalım diye beklediğimiz oluyordu çoğu zaman. Ne zaman ki gaz başladı herşey zorlaştı. Ardından dr. Rüzgar'ın kolik olduğunu söyledi. Her akşam ağlama seansları bağıra bağıra. Ancak babası sakinleştirebiliyordu. Gerçi hala öyle:) O zamanlar devamlı 2. çocuğu asla yapmayacağım deyip duruyordum. Zaten düşünmek için çok erken ama hala 2 çocuk sahibi olabilmeyi düşünmekte zorlanıyorum. 3. ay sonunda kolik hakikaten bitti ama bu seferde reflü ve kakada kan problemimiz başladı. Datça'dan döner dönmez Rüzgar'ın ağlama krizleri tuttu yine. 1 hafta boyunca her saat neredeyse. Reflü ilaçları sayesinde atlattık onu da. Kendimi anlatayım derken yine Rüzgar'a geldi konu. Ne de olsa ayrılmaz ikiliyiz şu sıra 24 saat:) O ağlama krizleri sırasında gerçekten depresyonu yaşadım ben. Hiç bitmeyecek ömür boyu sürecek gibi gelmişti. 5. ayın sonunda rahatlayabildik diyebilirim. Sanırım ben de ancak alıştım. Rüzgar da maşallah daha sakin olunca benim de psikolojim rahatladı. Gündüzleri daha iyiyiz derken bu sefer da gece uykuları bozuldu. 2 saatte 1 kalkar olduk. Zaten bir şey bitip öbürü başlayacak. Geçenlerde Rüzgar'ı kuzuma bırakarak 2,5 saat dışarı çıktım. Kitap aldım, dolaştım, kahve içtim. Bu mola bile öyle iyi geldi ki. 24 saat annelik zor iş! Hani ebeveynlerin söylediği bir söz vardır:"Bir bakışı, gülüşü yetiyor!" diye. Hakikaten öyleymiş. Herşeye değiyormuş!:) O size tepkiler verdikçe anne-baba olduğunuzu anlıyorsunuz. Hele anne dediği zaman neler hissederim tahmin bile edemiyorum:)

9 yorum:

Unknown dedi ki...

Şuan bizimki 23 aylık anne diyeli çok oldu ama şimdilerde ağlarken anne diye ağlamaya başladı,gerçekten tuhaf ve inanılmaz güzel duygular tarifi bile yok :) Yakında anne diye seslenişini duyman dileğimle :)

paNDuf dedi ki...

:)

TuBiKKo dedi ki...

24 saat annelik hic de kolay degil gercekten.1 yildir kendime ayirdigim hic zamanm olamadi!! Bazen daraliyorum cok; ama pitir pitir gelip bana sarilinca basini gogsume koyunca hersey aydinlaniyo.dunya uzerinde cocuklar oldugu icin guzel: )))

ceydabural dedi ki...

seblacım, ortak yasadıklarımız depresyonum hıc gecmıyecek bunlar bıtmıyecek dıyorsun ben cok dedım ama gecıyor ama ardından baska bırsey baslıyor bak mesela dıslerı gelıyor ömerın mız mızlıgı ıstahsızlıgı ates yaptı ust dısler hemde cok ben basımı yastıga sabahın 5 'i gectıgı ezan okunuyordu ve 6:30 da yıne kalktım yalnız olmak zor senı anlayan bırı olmazsa ısın daha zor oluyor
yanı cocuk buyutmek benım sandıgımdan cok daha zormus buna da şukur dıyorum
2. mı dersen ben almıyım kuzum :)))

Unknown dedi ki...

caanımmm benimki 12 yaşında ama hala birşey bitip bir diğeri başlıyor,büyüdükçe dertleride büyüyor,inan şuan ki durumun o kadar basitki sana anlatamam benim şuan yaşadıklarım yanında bir günlüğüne yer değiştirsek hemen uykusuz gecelere dönmek istersin...tadını çıkart aldırma gelip geçecek hepsi ..öptüm seni ..çokmu karamsar yazdım boşver onada aldırma:))

HANDE dedi ki...

Doğum sonrası çeşitli problemler nedeniyle 10 günün sonunda 7 kilo (doğumda verilen 5 kilo hariç) vermiş biri olarak diyorum ki, anlattıklarının hepsi geçici... İlk birkaç ay sıkıntılar üst üste gelebiliyor ama hepsi geçiyor, inan bana... Tabii sonrasında herşey güllük gülistanlık olmuyor ama bu seferde başka problemler başlıyor... Ama dediğin gibi onların varlığı bile yeter:)

annesiningülü dedi ki...

ben ne yapacağım Sebla :D

yadigar olam dedi ki...

Hersey geciyor kesinlikle,sonra bi gun diyorsun ki ne zaman buyudu.Sıkıntı her donemde mutlaka oluyor.Onemli olan her donemin tadini doyasiya cikarmak :) VE GUN GELECEK SİMDİ ASLA DİYENLER, 2. BEBEGİ KENDİLİGİNİZDEN İSTEYECEKSİNİZ BANA İNANİN. :D
YAZAN : LOHUSALİKTAN YENİ CİKMİS DUBLE ANNE :)

çınar dedi ki...

Canım kesinlikle yalnız cocuk buyutmek çok zormuş. Daha önce bu kadar hissetmemiştim ama her sabah güne annem neden burada oturmuyor diye uyanıyorum uykusuzluktan. Kesinlikle annen ile aynı şehirde oturmak gerekiyormuş. O kadar çok yoruluyorki insan birde kendine vakit ayıramıyor. Şimdi 1haftadır annemdeyim sabah 8ekadar uyumak ne büyük lüksmuş bunun tadını çıkartıyorum.ne çabuk büyüyorlar 6ay oldu bile oysa hamile iken şu kadar kaldı bu kadar kaldı diyorduk. Her ayın ayrı zorluğu var geçen ay oturmak istiyordu yayıramıyordum şimdi bu ayda ne yatmak ne oturmak istemiyor kucakda gezecek allah saglık versin tatlım öpüyorum seni ve rüzgarımı